Portakal Ağaçlarının Masalı
Ocak 10, 2023Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde portakal ağaçlarının büyüdüğü misler gibi kokan bir bahçe varmış. Önünden kim geçse hayran hayran içeri bakar, “keşke bizimde böyle bir bahçemiz” olsa diye iç geçirirlermiş. Fakat her şey dışarıdan göründüğü gibi değilmiş. Çünkü bu bahçenin ağaçları bir türlü anlaşamaz sürekli tartışırlarmış. Her biri kendisinin en tatlı portakalı büyüttüğünü iddia ediyormuş.
Günlerden bir gün portakal bahçesinin sahibi olan Ali Bey ve kızı Büşra neşe içinde bahçeye girmiş. Önce yere düşen portakalları toplamışlar, düşen yaprakları süpürmüşler. Son olarak ağaçlarla vedalaşırken Büşra “Baba baba koş, portakallar çürüyor” demiş. Ali bey hemen portakallara bakmaya gitmiş ve gerçekten çürüdüklerini görmüş. Bu nasıl olur diye düşünmeye başlamış. Ağaçların kaliteli portakallar verdiğini düşünürken oluşan meyvelerinin hepsinin çürük olduğunu görmek onu çok üzmüş. O sırada en yaşlı ağaç dayanamamış ve lafa girmiş “Merhaba Ali Bey, yıllardır bana gözünüz gibi bakıyorsunuz. Ne vitaminimi nede başka ihtiyacımı asla eksik etmediniz. Bu yüzden size bunları söylemem gerek” demiş. Ali Bey şaşkınlık içinde yaşlı portakal ağacını dinlemeye başlamış. “Gençleri bilirsiniz Ali Bey her şeyi kendilerinin daha iyi bildiklerini düşünürler. Bizim ağaçlar da aynı şekilde en iyi portakalı kendilerinin yetiştirdiğini düşünmeye başladılar. Bu yüzden daha çok uğraşmak yeri kendilerini epeyce saldılar. Güneşi yeterli kullanmadılar, suyu iyi emmediler böyle olunca da portakallar erken çürümeye başladı” demiş. Ali Bey çok şaşkınmış hem duydukları hem gördükleri karşısında. Ali Bey “Peki bu sorunu nasıl çözebiliriz, fikriniz var mı?” diye sormuş. Yaşlı ağaç “Bu sorunu kızınız Büşra çözebilir. Bilirsiniz bütün ağaçlar çocukları çok sever” demiş. Ali bey ağaca hak vermiş. Olanları Büşra’ya anlatmış. Küçük kız “Ben ağaçlarla konuşurum” demiş ve koşarak genç ağaçların yanına gitmiş. “Merhaba ağaçlar, biliyor musunuz ben portakal suyunu çok severim. Ama bugün çok üzgünüm çünkü üzerinizde ki portakalların hepsi çürümüş. Sanırım uzun bir süre portakal suyu içemeyeceğim” demiş. Ağaçlar küçük kızın üzülmesine çok üzülmüş. “Seni üzmek istemezdik küçük kız. Meyvelerimiz neden çürüdü hiç anlamadık. Hal bu ki en iyi portakalı vermek için yarış içindeyiz” demiş. Büşra “Peki iyi portakal vermek için ne yapıyorsunuz?” diye sormuş. Diğer ağaç lafa girmiş “Aslında hepimiz en iyi portalı verdiğimizi düşünüyoruz bu yüzden hiçbir şey yapmıyoruz” demiş. Büşra “Ama o zaman çürür gidersiniz. Güneşi iyice almanız, suyu kökünüze çekmeniz gerek.” demiş. “Ayrıca çalışmazsanız iyi üretim yapamazsınız” demiş.
Portakal ağaçları küçük kızı dinleyince hak vermişler. En iyi olmak için çok çalışmak gerek. Zaten iyiyim deyip çalışmadığın çabalamadığın sürece gerilersin. Portal ağaçları geç olsa da bunu anlamışlar ve o günden sonra düzgün bir şekilde çalışmışlar. Kısa sürede bütün portakallar kendilerine gelmiş. Tatlı, sulu portakallar üretmişler. Masal da burada bitmiş.
Uzun masal okumayı seviyorsanız Uzun Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.