
Yasemin ve Renkli Taşlar Bahçesi Hikayesi
Haziran 18, 2025Sinirli davranışlarıyla arkadaşlarını kıran Yasemin’in, büyükanne ve renkli taşlarla dolu bir bahçede öğrendiği önemli bir ders anlatılır.
Bir zamanlar büyük bir dağın yamacında, meyve ağaçlarıyla çevrili küçük, sakin bir köy varmış. Bu köyde, Yasemin adında dokuz yaşında bir kız yaşarmış. Yasemin çok zeki ve enerjikmiş ama sabırsız ve çabuk sinirlenen bir yapısı varmış. Oyun oynarken kaybedince bağırır, biri yanlışlıkla ona dokunsa hemen sinirlenirmiş. Bu yüzden arkadaşları onunla oynamaktan kaçmaya başlamış.
Okulda bir gün öğretmeni onunla konuşmuş: “Yasemin, bazen çok güzel düşünceler söylüyorsun ama öfken onları gölgeliyor. Yasemin utanmış ama anlamamış. “Ben sadece sinirleniyorum, o kadar,” demiş. Yasemin’in ailesi de bu durumdan rahatsızmış. Onun, çevresine nasıl zarar verdiğini fark etmesini çok istiyorlarmış. Bir gün annesi, “Hafta sonu seni babaannenin yanına götüreceğiz,” demiş. Yasemin önce isteksiz davranmış ama sonra dağın eteklerindeki çiçekli evi özlediğini hatırlamış ve kabul etmiş. Hafta sonu geldiğinde, Yasemin ve ailesi babaannesine gitmiş. Babaannesi onları gülümseyerek karşılamış. Yasemin hemen bahçeye koşmuş. Bahçede çeşit çeşit çiçekler, kelebekler ve taşlarla süslenmiş özel bir köşe varmış. Bu köşeye “Renkli Taşlar Bahçesi” deniyormuş. Ertesi sabah babaannesi, Yasemin’i bahçeye çağırmış. Elinde küçük bir torba ve bir not defteri varmış. “Bak canım, bu bahçedeki taşlar çok özeldir. Her biri bir duyguyu temsil eder. Şimdi senden bir şey isteyeceğim,” demiş ve torbayı ona vermiş. Torbanın içinde renkli taşlar varmış. “Ne zaman birini kırarsan, sinirlenip bağırırsan bu taşlardan birini bahçeye gömmeni istiyorum. Sonra her akşam buraya gelip hangi duyguyu bahçeye bıraktığını not edeceğiz.” Yasemin bu oyunu ilk başta eğlenceli bulmuş. Ama gün içinde kardeşine bağırınca bir taş alıp gömmüş. Arkadaşının fikrine sinirlenince bir taş daha gömmüş. Gün sonunda deftere iki taşın rengini ve nedenini yazmış: Kırmızı taş – Sinirlenip bağırdım. Gri taş – Arkadaşımı kırdım. Günler geçtikçe bahçeye gömülen taş sayısı artmış. Yasemin farkında olmadan bahçenin güzel köşesini kendi öfkesiyle doldurmuş. Bir gün oyun oynamak için bahçeye gittiğinde çiçeklerin solduğunu, toprakların kazılı ve dağınık olduğunu fark etmiş. İçinde bir huzursuzluk hissetmiş. O akşam babaannesine gidip “Babaanne, bahçemiz çok çirkin olmuş. Eskiden ne kadar güzeldi!” demiş. Babaannesi gülümseyerek cevaplamış: “Çünkü duygularınla oraya izler bıraktın Yasemin. Her öfken, kırgınlığın, bir çiçeği soldurdu. Ama eğer istersen bahçeyi yeniden güzelleştirebiliriz.” Yasemin şaşırmış: “Nasıl yani?” “Bundan sonra her güzel davranışın için bahçeden bir taşı çıkaracağız. Ve yerine güzel bir çiçek ekeceğiz,” demiş babaannesi. Yasemin bu fikri çok sevmiş ve hemen uygulamaya başlamış. Ertesi gün kardeşine sabırla oyuncaklarını verince bir taş çıkarmış. Oynarken arkadaşına destek olunca bir taş daha çıkarmış. Günler geçtikçe hem taşlar azalmış hem de bahçeye rengârenk çiçekler dikilmiş. Yasemin her akşam not defterine bu kez iyi davranışlarını yazmış. Sarı çiçek – Arkadaşıma yardım ettim. Mavi çiçek – Kardeşime sabırlı davrandım.

Bir sabah bahçeye gittiğinde, artık gömülü taş kalmadığını ve her yerin mis gibi çiçek koktuğunu fark etmiş. O anda babaannesi elinde defterle yanına gelmiş. “Gördün mü Yasemin? Kırmak kolaydır, düzeltmek zaman alır. Ama sabır ve iyilikle her yara iyileşebilir. Yine de bazı taşlar toprağa iz bırakır. Tıpkı kalplerdeki gibi. Bu yüzden baştan incitmemeye dikkat etmeliyiz.” Yasemin gözleri dolu dolu babaannesine sarılmış. O günden sonra kimseyi kırmamaya özen göstermiş.
Daha fazla hikaye okumak isterseniz Hikayeler kategorimizi inceleyebilirsiniz.