Elma Ağacının Masalı

Elma Ağacının Masalı

Aralık 3, 2022 0 Yazar: Misafir Yazar

    Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde kalbur saman içinde köyün birinde bir  elma ağacı varmış. Bu elma ağacı her mevsim bol bol tatlı, nefis meyvelerinden verirmiş. Bütün köylüler elma ağacının meyvelerinden doyasıya yerlermiş.

    Zaman gelmiş ve hızla geçmiş, bir süre sonra elma ağacı güzel elmalarından hiç vermemiş. Bütün köylüler çok şaşırmışlar bu duruma. Bir sonraki mevsim yine vermemiş güzel meyvelerinden. Aslında Elma ağacı küsmüş bütün köylülere ama köylülerinden bundan haberi yokmuş. Durum böyle olunca köylülerde bir karar almışlar, ‘elma ağacını kesmek’. “Madem elma vermiyor artık biz de keser odun yaparız.” diye düşünmeye başlamışlar. Bu durum köyde yaşayan Mikail isminde ki bir çocuğun kulağına gitmiş. Mikail doğayı ve ağaçları çok severmiş. Ağacın kesileceğini duyunca Mikail çok üzülmüş ve ağlamış. Ağacı kurtarmak için neler yapabileceğini düşünmüş. Babasına gitmiş ve “Babacığım, elma ağacından bütün köylüler elmalarını yiyor fakat kimse teşekkür etmiyor, iyi bakmıyor, üstelik dallarını da kırıyorlar. Elma ağacı bu yüzden küsmüştür insanlara.” Demiş. Baba’sı da hemen “Ağaçlar küsmez, artık meyve vermez o ağaç.” Demiş. Mikail ağlayarak elma ağacının yanına gitmiş. Elma ağacını severken onunla konuşmaya başlamış. Evden ağlayarak çıktığı için babası gönlünü almaya peşinden gitmiş ve Mikail’in ağaca olan sevgisini görmüş. Oğlunun çok üzüldüğünü görünce kendisi de çok üzülmüş hemen köylülerle konuşmuş. Ağacında ilgi istediğini, bir teşekkür beklediğini anlatmış. Köylü halk babaya hak vermiş.

    Elma Ağacının Masalı

    O günden sonra da herkes ağaca çok iyi bakmış, onunla ilgilenmişler. Ağaç da tekrar güzel meyvelerini vermeye başlamış, köylülerde tekrar elmalardan yerken iyi ki kesmemişiz demişler. Hem ağaca hem de Mikail’e teşekkür etmişler. Masalda Burda bitmiş.

    Kısa masal okumayı seviyorsanız Kısa Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.

    Miniklerimizin ilgisini çekebilir;  Uyuyamayan Zürafa'nın Masalı